Bilgin: “Sansür kurulu RTÜK, deprem bölgesinde halkın çilesini ekrana taşıyan televizyon kanallarını cezalandırarak gerçekleri gizlemeyi başaramayacak. Bu cezalarla halkın haber alma hakkını da depremzedenin haber olma hakkını da hiçe sayan RTÜK’ün cezacı üyeleri büyük bir suç işliyor. Onlar adına artık biz utanıyoruz, bu utançtan kurtulmak boynumuzun borcudur.”

ANKARA – Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun Halk TV, Fox TV ve Tele 1 TV’ye afet yayınları için üst sınırdan verdiği para ve program durdurma cezalarının halka karşı suç işlemek anlamına geldiğini vurguladı. Bilgin, deprem bölgesindeki acı gerçeklerin gizlenemeyecek kadar büyük olduğunu belirterek “Sansür kurulu RTÜK, deprem bölgesinde halkın çilesini ekrana taşıyan televizyon kanallarını cezalandırarak gerçekleri gizlemeyi başaramayacak. Bu cezalarla halkın haber alma hakkını da depremzedenin haber olma hakkını da hiçe sayan RTÜK’ün cezacı üyeleri büyük bir suç işliyor. Onlar adına artık biz utanıyoruz, bu utançtan kurtulmak boynumuzun borcudur” dedi.

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Bilgin, RTÜK’ün deprem yayınlarıyla ilgili toplantısından çıkan ceza kararlarıyla ilgili açıklamasında Üst Kurul’un sansür kararlarına sert dille tepki gösterdi. RTÜK’ün cezacı üyelerinin kimsenin yüzüne bakacak hali kalmadığını, onlar adına gazetecilerin utanç duymaya başladığını söyleyen Bilgin, “Habere en çok ihtiyacımız olan bu dönemde, her ne kadar iktidarın beceriksizliğini gösterse de bölge gerçeklerini herkes görmek, buna göre önlem almak zorundadır” dedi. Bilgin şunları vurguladı:

“Tek bir haberden, tek bir yorumdan bile korkan iktidar üyeleri ve yetkililer bugüne kadar belli ki depremden bile bu kadar korkmamış. Sansürle, hakaretle, dezenformasyonla gerçeklerin üstünü örtmeye çalışıyorlar. Üstelik tüm Türkiye’nin yüreğini dağlayan bu afette hepimizin bölgeden çok çeşitli kaynaklardan gerçekleri öğrenmeye, haber almaya en çok hakkımız olan dönemdeyiz. Sadece halkın haber alma hakkı değil, bölgede afetin yakıcı acısını en derinden yaşayan halkımızın da ‘haber olma hakkı’ vardır. Feryatlarının duyulmasını sağlayan bu haklarını Ankara’daki bir grup bürokratın gasp etmesi kabul edilemez. RTÜK’ün televizyon kanallarına son cezaları işte bu nedenle halka karşı suç işlemek, onların hak ve hukuklarını hiçe saymak demektir. Artık kınamaktan yorulduk. Utanıyoruz, onlar adına artık biz gazeteciler utanıyoruz, hicap duyuyoruz. Tüm depremzedelerden, acı içinde televizyon başında gerçeklere ulaşmak isteyen halkımızdan, bir grup kendinden menkul bürokrat adına biz özür diliyoruz. Bu karanlık ve sansüre boğulmuş medya ortamından kurtulmak hepimizin ödevidir. Gerçekleri karartamayacaklar ve bu yarayı da hep birlikte saracağız. Bir kez daha tüm halkımızın başı sağolsun.”