11 Mart 2020’de Türkiye’deki ilk Covid-19 vakasının görülmesinden bu yana halihazırda var olan veya yeni bir iş kuracak olan girişimciler büyük bir tehlike, bilinmezlik içerisine düşmüş durumdalar. Fakat pandemi her ne kadar beraberinde bir belirsizlik getirsede her krizde olduğu gibi girişimcilik için de birçok fırsat doğurmaktadır.
Bugüne kadar dünya genelinde 100’den fazla ülkede görülen Covid-19 ilk dönemlerde sahip olduğu bulaş riski, ölüm oranı, önlem ve tedavilerinin bilinemezliği gibi sebeplerden ötürü ülkeleri çok sıkı önlemler almaya itmiştir. Bu önlemlerin başında da insanların toplu halde bulundukları alanların kısıtlanması ve kapatılması, özel veya kamu birçok sektörde çalışma modellerinin değiştirilmesi, eğitim kurumlarının kapatılması ve uzaktan eğitim, online eğitim gibi modellere geçilmesi, spor-kültür-sanat faaliyetlerinin ertelenmesi gelmektedir. Bu önlemler çoğu yerde başarı sağlasa da hastalık hakkında elde edilen bilgiler virüsün sürekli mutasyon geçirerek yeni varyantlara dönüşmesiyle önemini azda olsa yitirmekte, dönem dönem esnetilen kuralların tekrar ve daha sıkı alınmasına sebep olmaktadır. Bu da girişimcilerin yakın geleceği tahmin etmenlerinde zorlanmalarına, aldıkları kararlarda büyük risklerin altına girmelerine sebep olmaktadır.
Kriz
Bahsedilen önlemlerin en çok etkilediği alanlar ise tüketim ve hizmet sektörleri olmuştur. Bu sektörlerde hizmet veren girişimciler Türkiye özelinde değerlendirildiğinde; sınır kapılarının kapatılması, belirli ülkelere karşılıklı uçuşların yasaklanması, toplu etkinliklerin kısıtlanması, okulların tatil edilmesi veya uzaktan eğitime geçmesi, kamu kuruluşlarının esnek çalışma-evden çalışma modeline geçmesi, pazar yerleri gibi açık satış alanlarında zaruri ihtiyaç olmayan malzemelerin satışının yasaklanması, belirli yaş gruplarının sokağa çıkmalarının yasaklanması, belirli saatlerde sokağa çıkma yasağı getirilmesi, belirli şehirlere giriş çıkışın yasaklanması, şehirler arası ulaşıma kısıtlamalar getirilmesi, alt sektörlere göre işletmelerin gruplandırılıp kapatılması (Örneğin market, eczane vb. zaruri ihtiyaç yerleri tam kapanma ve kademeli normalleşme dönemlerinde sürekli açıkken, kuaförler, ayakkabı-giysi mağazaları gibi işletmeler tam normalleşmeye geçişin başlarına doğru ancak açılabilmiştir.) gibi önlemlerden “kötü” etkilenmiş, zaman zaman yapılan devlet destekleri olsa da çoğu girişim ya tamamen ya da belirli bir süre kapanmak zorunda kalmış veya iş modeli değişimine, çalışanlarını istemeyerek de olsa işten çıkarma, ücretsiz izine gönderme gibi çözüm yollarına başvurmak zorunda kalmıştır.
Fırsat
Kısmen ya da tamamen kapanan girişimlerin yanında, pandemi sürecinde yeni iş kollarının doğması, sektörlerin aynı Covid-19 gibi ‘mutasyon’ geçirmesine sebep olarak, girişimcilik sektörüne atılımların çoğalmasına-krizin fırsata çevrilmesine ön ayak olmuştur.
Veriler
Yukarıda bahsedilenlerin ışığında incelenen Türkiye İstatistik Kurumu-Girişimcilik ve İş Demografisi 2020 ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği-Kurulan/Kapanan Şirket İstatistikleri raporları pandemi sürecinde Türkiye’deki girişimciliğin gidişatını net bir şekilde göstermektedir.
Hukuki Durumlarına Göre Girişimler
2019 ve 2020 verileri karşılaştırıldığında (Covid-19 her ne kadar 2019 yılının sonlarında ortaya çıkmış olsa da resmi açıklamalara göre Türkiye’de görüldüğü ve kısıtlamaların uygulandığı yıl 2020 olduğu için daha önceki seneler karşılaştırmaya dahil edilmemiştir.) 2019 yılında toplam 3.278.375 girişim bulunurken bu sayı 2020 yılında 3.356.264 olarak 77.889 artış göstermiştir. Bu iki yılın karşılaştırmasında hukuki duruma göre en fazla artış gösteren Gerçek Kişi girişimlerinde 45.257 artış yaşanırken, Adi Ortaklık girişimlerinde 711 düşüş olmuştur.
İstihdam sayıları karşılaştırıldığında bu iki yıl içerisinde hukuki durumuna göre en fazla istihdam sağlayan girişimler Anonim Şirketler olmuştur. 2020’de artan/azalan girişim sayılarına bağlı olarak Kooperatif ve Adi Ortaklık şirketlerinde düşüş, diğerlerinde ise istihdamda artış gerçekleşmiştir.
Ciroları incelendiğinde ise toplamda en fazla ciroya sahip şirket türü Anonim Şirketler olurken en az ciroya Kooperatif türü şirketler sahip olmuştur.
Sektörlere Göre Girişimler
Sektörel bazda en fazla girişim sayısı 2019 yılında 1.169.505 ile Toptan ve Perakende Ticaret başlığı altındaki Motorlu Kara Taşıtlarının ve Motosikletlerin Onarımı iş kolundayken 2020’de de yine aynı iş kolu artış göstererek 1.208.409 ile birinci sırada gelmektedir. En az girişim sayısı bulunan sektör ise her iki yıl içinde Su Temini başlığı altında bulunan Kanalizasyon, Atık Yönetimi ve İyileştirme iş kolu olmuştur: 2019’da 4.708, 2020’de 4.885.
Sektörlere göre istihdam sayılarına bakıldığında ise her iki yılda da İmalat sektörü en fazla istihdama sahip girişimcilik sektörü olmuştur. En az istihdama sahip sektör ise girişim sayısında da olduğu gibi Su Temini;Kanalizasyon,Atık Yönetimi ve İyileştirme iş kolu olmuştur.
Girişimlerin Doğum Göstergeleri
2019 yılında toplam 426.258 yeni girişim doğarken 2020 yılında bu sayı 491.860 olmuştur. İstihdam sayıları açısından bakıldığında girişim sayısının artışına paralel olarak, 2019’da var olan 734.745 istihdam sayısı 2020’de artarak 825.340 olmuştur.
Doğan girişimlerin hukuki durumları incelenen iki yılda bulunan toplam girişim sayı ve oranlarıyla paralellik göstermektedir. En fazla girişimcilik gerçekleşen tür Gerçek Kişi şirketleri iken en az girişimcilik Kooperatif türünde meydana gelmiştir.
Doğan girişimler 2019 yılında istihdama toplamda 734.745 kişi kazandırırken 2020 yılında bu sayı 825.340 olmuştur.
Sektörlere göre bakıldığında her iki yılda da Toptan ve Perakende Ticaret;Motorlu Kara Taşıtlarının ve Motosikletlerin Onarımı işkolu hem girişim hem de istihdam sayılarında ilk sıradayken İmalat sektörü bu iki göstergede ikinci sırada gelmektedir. En az girişim gerçekleşen sektör 2019’da Su Temini;Kanalizasyon, Atık Yönetimi ve İyileştirme iken 2020’de Elektrik,Gaz,Buhar ve İklimlendirme Üretim-Dağıtım sektörüdür. En az istihdam ise 2019’da Elektrik,Gaz,Buhar ve İklimlendirme Üretim-Dağıtım sektöründeyken 2020’de Finans ve Sigorta Faaliyetleri sektöründe olmuştur.
Girişim Sayıları
İstihdam Sayıları
2021 Yılı Genel Görünümü
TOBB 2021 Ekim ayı verilerine bakıldığında, 2021’in ilk 10 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre kurulan şirket sayısı %6,6 artmış, buna karşılık kurulan kooperatif sayısı %7,1, kurulan gerçek kişi ticari işletme sayısı %12,9 oranında azalmıştır. 2021’in ilk 10 ayında, geçen yılın aynı dönemine göre kapanan şirket sayısında %3,1, kapanan gerçek kişi ticari işletme sayısı %9,6 azalmış, kapanan kooperatif sayısında %5,9 oranında artış olmuştur.
Genel olarak 2021’in ilk 10 ayı ile tüm 2020 karşılaştırıldığında, akıllara gelenin aksine pandemi sürecinde girişimcilik verisel olarak sekteye uğramamış görünmektedir. Her ne kadar kapanan girişimler çoğalmış gibi görünsede yerlerini hızlıca yenileri alabilmiştir.
Pandeminin beraberinde getirdiği kapanma dijitalleşmenin büyümesinde bir çığ etkisi yaratmış, Gerçek Kişi ticari işletme sayıları da buna paralel olarak artmıştır. E-ticaret kavramı bireysel olarak, düşük sermaye ile gerçekleştirilebilecek bir iş kolu haline gelmiş, pandemi sürecinde işsiz kalan, ekonomik özgürlüğünü elde etmek isteyen birçok kişi bu alana yönelmiştir. Bu da kağıt üzerinde ve gerçek hayatta, yeni girişimlerin doğumuna sebep olmuştur.
Son olarak bireylerin salgına gösterdiği tepkiler de arzı büyük oranda etkilemektedir. Dijitalleşmeyle paralel olarak insanlar alışveriş kavramına farklı bir pencereden bakmaya başlamış, sektör büyük oranda internetten sipariş üzerinde dönmeye başlamıştır. Bu çevrimiçi sipariş kurye-kargo-taşımacılık sektörlerine olan ihtiyacın büyümesine sebep olmuştur. Gelirlerini Gerçek Kişi ticari işletme kurarak resmi olarak elde eden kurye ve kargocular da yukarıda açıklanan doğan girişim ve varolan girişim sayı/oranlarında büyük yer kaplamaktadır.