Ekonomik zorluklar, suç oranlarının artışında belirgin bir rol oynamaktadır. 2018’de etkisini daha da fazla göstermeye başlayan ekonomik sıkıntılarla birlikte, özellikle “Malvarlığına Karşı Suçlar” kategorisinde bir artış göze çarpmaktadır. Hırsızlık, yağma ve dolandırıcılık suçlarından toplam 68 bin 735 kişi 2018 yılında ceza infaz kurumuna girdi.
Türkiye’de son yıllarda artan nüfusla birlikte suç oranlarında da belirgin bir artış yaşandı. Artış gözlenen suç oranlarında ekonomik ve toplumsal olayların yadsınamaz bir etkisi mevcut. Hayat şartlarının pahalılığı ve istihdam yetersizliği insanların farklı kazanç kapıları aramasına yol açıyor. Suç oranlarının 2020 yılı genel istatistiklerine baktığımızda, hırsızlık suçu 640 bin 855’ken hüküm giyen kişi sayısı 39 bin 279. Yağma kategorisindeki suç sayısı ise 71 bin 532, buna karşılık hüküm giyen kişi sayısı 7 bin 349. Dolandırıcılık suçunda ise sayısal fark daha fazla. Suç sayısı 483 bin 163, hüküm giyen kişi sayısı 8 bin 958.
Dolandırıcılık suçunun niteliğini göz önüne aldığımızda bu oranda belli ölçüde tutarlılık var. Çiftlik Bank ve Thodex örneklerinde olduğu gibi belirli zincir dolandırıcılık suçlarında suçu işleyen kişiye birçok kişi tarafından dava açılmaktadır. Aynı suçlu farklı kişilere tekrarlayan biçimde aynı suçu işlemektedir. Bu durum, işlenen dolandırıcılık suçuyla, bu suçtan hüküm giyen kişi miktarında sayısal açıdan belirgin bir farka yol açmaktadır. Hırsızlık ve yağma suçunda ise eylemin kendisinin yüksek oranda fiziksel çaba gerektirmesi ve bir suçlunun aynı suçu tekrarlamasındaki koşulların dolandırıcılık suçunda olduğu kadar zihinsel çaba gerektirmemesi suçlar arasındaki verileri farklılaştırmaktadır.
Malvarlığına karşı işlenen suçlarda belirgin bir kırılma 2018 yılında yaşandı. 68 bin 735 kişi 2018’de belirtilen suçlardan dolayı ceza infaz kurumuna girdi. Bu dönemde enflasyon ve işsizlik oranlarında da artış gözlendi. 2017’deki dönem sonu dolar kuru 3,81, euro kuru 4,55’ken 2018 yılında dolar 5,26’ya euro ise 6,03’e yükseldi. Daha doğru bir ifadeyle Türk lirası döviz kuru karşısında ciddi değer kaybetti. Türk lirasının döviz kuru karşısındaki bu kaybını Türkiye’nin dış ilişkilerindeki karışıklık tetikledi. ABD ile gerilim yaşanmasına sebep olan Rahip Brunson olayı Türkiye ekonomisine zarar verdi. Tüketici fiyat endeksi(TÜFE) 2017’de yüzde 11,92’iken 2018 yılında yüzde 20,3’e yükseldi. 2018 ekonomik krizi olarak nitelenen bu süreçte birçok firma konkordato ilan etti. Ekonomik göstergeleri baz alırsak eğer 2018 yılında, tıpkı suç oranlarında olduğu gibi belirgin bir kırılmaya rastlandı. Ekonomik zorluklar malvarlığına karşı suç işlenme oranını artırdı.
DOLANDIRICILIK SUÇUNDA YOĞUNLUK 25-34 İLE 35-44 YAŞ ARALIĞINDA
Suç oranlarının 2020 yılı verileri baz alındığında yaşa göre ceza infaz kurumuna giren hükümlü sayısında yoğunluk 87 bin 516 ile 25-34 yaş aralığında bulunuyor. Bu oranı 64 bin 225 hükümlüyle 18-24 yaş aralığı takip ediyor. 35-44 yaş arası hükümlü oranları ise 59 bin 388 ile üçüncü sırada geliyor. Fakat toplam hükümlü sayısının bu sıralaması TCK’nın 157-159. maddelerini kapsayan dolandırıcılık suçunun istatiksel sıralamasıyla örtüşmüyor. Yaş aralığında ilk sırayı 3 bin 153 hükümlü sayısıyla 25-34 yaş aralığı alırken 2 bin 625 hükümlüyle 35-44 yaş aralığı toplam hükümlü oranlarının yoğunluk sıralamasının aksine ikinci sırada yer alıyor. Bin 544 hükümlüyle 18-24 yaş aralığı ise diğer malvarlığına karşı işlenen suçlardan olan hırsızlık ve yağmanın aksine üçüncü sırada bulunuyor. Bu durum zihinsel uğraş gerektiren suç olarak değerlendirebileceğimiz dolandırıcılık suçuna ilginin yaşa göre değişkenlik gösterdiğini niteleyebilir.
YAĞMA VE HIRSIZLIK SUÇUNDA YAŞ ARALIĞI DAHA GENÇ
Dolandırıcılık suçunun tersine yağma ve hırsızlık suçunda yoğunluk 16 bin 446 hükümlüyle 18-24 yaş aralığında. Gençler hırsızlık yapmayı dolandırıcılığa tercih ediyor. “Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak” şeklinde tanımlanan dolandırıcılık suçunun tercih edilme sıklığı, hırsızlık gibi eylemsel olmamasından ötürü daha az. Buna 12-14 yaş aralığındaki dolandırıcılık ve hırsızlık suçlarından hüküm giyme oranı özelinde bir değerlendirme yapabiliriz. Belirtilen yaş aralığındaki 933 çocuk hırsızlık suçundan ceza infaz kurumuna girdi. Dolandırıcılık suçunda ise bu sayı sıfır. Daha genç yaş aralığında hileli davranışlarla haksız kazanç sağlama davranışı 25-34 ile 35-44 yaş aralığına göre çok daha düşük bir seviyede.
2020’de dolandırıcılık suçu kapsamında açılan dosyalardaki suç sayısı 117 bin 512’yle yüzde 25,0 iken, çıkan dosyalarda bu oran yüzde 24,8’le 101 bin 887. “Malvarlığına Karşı Suçlar” kategorisinde dolandırıcılık suçu hırsızlık suçunun ardından geliyor. Yüzde 38,6’yla büyük dilimi kaplayan hırsızlık suçunun ardından sırasıyla dolandırıcılık, mala zarar verme, diğer suçlar ve yağma bulunuyor. 2020 yılında hırsızlık suçunun dolandırıcılık suçuna göre daha fazla tercih edildiği gözleniyor.
2019 yılı verilerine göre, açılan davalardaki suç sayısı oranlarında en büyük dilimi yüzde 38,9’la dolandırıcılık suçu kaplıyor. Hırsızlık suçu 2020 verilerinin aksine yüzde 31,2’lik dilime sahip. Fakat aynı yılın çıkan dosyalardaki suç sayısına göre yoğunluk yüzde 38,1’lik bir oranla hırsızlık suçunda bulunuyor. “Malvarlığına Karşı Suçlar” kategorisinde toplam suç sayısı açılan dosyalarda 726 bin 909’ken çıkan dosyalarda bu sayı 557 bin 532. 2019 yılında da açılan dava sayısı çıkan dava sayısından daha fazla.
Karar türüne göre, malvarlığına yönelik suçlarda kovuşturmaya yer olmadığına karar verilme oranı fazlasıyla yüksek. Toplamda 640 bin 855 suç sayısına sahip olan ve yüzde 33,1’lik dilimi kaplayan hırsızlık suçunda kovuşturmaya yer olmadığına karar verilme oranı yüzde 71,5’ken, 483 bin 163 suç sayısıyla dolandırıcılık kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen kararlar bağlamında yüzde 44,9’luk bir orana sahip. Verilen “Diğer Kararlar” kategorisinde ise dolandırıcılık suçu yüzde 35’lik oranla en büyük dilimi kaplıyor. Yağma suçu ise verilen karar türüne göre en yüksek payı yüzde 47’yle kamu davası açılma kategorisinde alıyor. Suçların niteliği verilen kararların oranını etkiliyor.
Dolandırıcılık suçundan ceza infaz kurumuna giren hükümlü sayısı 2011’den 2020’ye yaklaşık 9 kat arttı. Bu değişimde nüfus artışı gibi demografik etkenlerin dışında, ekonomik ve toplumsal koşulların da bir etkisi bulunuyor. Ekonomik zorluklar insanların farklı kazanç kapılarını daha fazla tercih etmesine yol açtı. Son yıllarda artan işsizlik oranları ve alım gücünün düşmesiyle birlikte mal varlığına karşı işlenen suçlarda bir artış yaşandı. Birbiriyle direkt olarak bir ilişki içinde olmasa da dolaylı olarak ekonomik sebepler dolandırıcılık ve hırsızlık gibi faaliyetlerin çoğalmasına zemin hazırladı. Özellikle 2018’de hem dolandırıcılık suçunda hem de malvarlığına karşı işlenen diğer suçlarda belirli bir kırılma gerçekleşti. Bu kırılmada 2018 ekonomik krizinin belirgin bir etkisi var. Rahip Brunson krizi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçilmesi ve Cemal Kaşıkçı cinayeti gibi birçok olay hem siyasi hem de ekonomik yönden Türkiye’yi etkiledi. 2018’deki kriz ortamı halen daha ekonomik olarak etkisini sürdürürken suç oranlarının bundan etkilenmemesi pek mümkün değil. Ekonomik zorluklar ve suç oranları artışındaki ilişki çerçevesinde, ekonomik şartların zorlaşmasıyla bireylerin “Malvarlığına Karşı Suçları” işlemeye daha eğilimli olduğu söylenebilir.